26 Ağustos 2014 Salı

Kadıköy-Moda-Barış Manço

Bakırköy'den deniz otobüsü ile Kadıköy'e geçip, çarşı içinde dolaşıp Bahariye, Moda oradan biraz minibüsle biraz da Bağdat Caddesi'nden yürüyerek Bostancı'ya geçip tekrar deniz otobüsü ile Bakırköy'e döndük. Neler mi ilgimizi çekti?
Kadıköy çarşı içindeki balıkçı, baharatçı, manav ve özellikle de turşucular, Barış Manço'nun müze evi, Bağdat Caddesi'ndeki Remzi Kitabevi ve kafesi.
Barış Manço Müze Evi'nde; bahçe kapısında Barış Manço, girişteki merdivenlerin yanında ''arkadaşım eşek'' heykeli içerde de ''Bir insan en son ne zaman bahsedilmekten vaz geçilirse, o zaman ölmüş sayılır'' yazısı ile karşılanıyorsunuz. Yerlerde-duvarlarda notalar, yüzük-bateri-gitar şeklinde vitrinler, Barış Manço'nun yaptığı tablo ve grafik çalışmaları, plak masa ve nota sandalyeler ve tabi ki kıyafetler ile takılar benim dikkatimi çekenler. 

 Babam ve annemin dinledikleri müziklerden (türkü, Türk sanat müziği ve eski pop) en sevdiğim şarkılardan çoğu Barış Manço'nunkiler. Gerçekten çok güzel şarkıları var bence de.
  Moda'daki Barış Manço'nun evi de şarkıları kadar olmasa da çok güzeldi:)) Evdeki en hoşuma giden yer kış bahçesiydi. Sera gibi camlarla kaplı ve yemyeşil. Salonda bulunan, Barış Manço'ya ait cam vazo koleksiyonunda da süslü ve görkemli vazolar vardı. Önündeki yazıdan öğrendim ki Barış Manço röportajlarını hep bu koleksiyonunun önündeki koltuktaverirmiş. Evde en hoşuma giden bir başka şey de merdivenlerin piyano tuşları gibi olmasıydı. Dört katlı müzenin en üst katında sergilenen Barış Manço'nun kravatları çok komikti. Sahnede kullandığı kolye, yüzük ve kıyafetleri de sergileniyor. Kıyafetleri de takıları kadar süslüymüş.