Beşiktaş
ilçesi'nde, Beşiktaş ile Maçka arasında iki cadde üzerinde sıralanan sıra evler
eskiden beri ilgimi ve beğenimi kazanmıştır. Hem hoş mimari görünümleriyle hem
şehrin merkezinde olmalarıyla hem de kolay ulaşılabilirlikleriyle.
Onarılmadan önceki hallerini de severdim, şimdi de güzeller. Gündüz ayrı güzel, gece ışıklandırmalarıyla daha farklı güzel. Trafik o kadar
yoğun olmasa fotoğraflar güzelliklerini daha iyi gösterebilecekti. Bir cadde
üzerinde karşılıklı kafelerle hoş olmuş. Biz üşüyünce molamızı Kahve
Dünyası'nda verdik. Dışarıda da oturulabilir ama çok üşüyen ben tabii ki içeriyi tercih ettim. İki kardeş karşılıklı oturup makaronlar eşliğinde kahvelerimizi içtik.
1875
de Sultan Abdülaziz tarafından 133 konut olarak yaptırılmış. Bir kısmı saray
çalışanları için lojman olarak bir kısmı da kiralık ev olarak düşünülmüş. Bu
evlerin kirası ile de Aziziye Camii'nin yaptırılması planlanmış. Geleneksel
taş-tahta yerine taş-tuğladan yapılmış. Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde
Hanım da bir süre Akaretler Sıra Evleri'nde 76 numaralı binada yaşamış. Dış
cepheler aslına uygun onarılmış. Tabii şimdi ne lojman ne de konut diyebiliriz.
Onarım sonrası mağaza, kafe, restaurant, otel, rezidans ve ofis olarak
düzenlenmiş.
Akaretler
Sıra Evleri'nin mimarı Sarkis Balyan. Balyan ailesi; 18-19. yüzyılda Osmanlı
İmparatorluğu tarafından yaptırılan bir çok saray, cami, köşk ve okul binasının
yapımında yer alan bir mimarlar ailesiymiş. Beylerbeyi Sarayı, Çırağan Sarayı,
Zeytinburnu Barut Fabrikası, Akaretler Sıra Evleri, Galatasaray Lisesi, Maçka
Silahhanesi (İTÜ Maden Fakültesi), Malta Köşkü, Şale Kasrı (2. kısım), Adile
Sultan Sarayı gibi . Dolmabahçe Sarayı'nı
ise baba Garabet Balyan büyük
oğlu ile yapmış.
Akaret=
kiraya verilecek gelir getiren ev, dükkan gibi mülk .